|
Netlik derinliği
Netlik derinliği, odak derinliği veya Net Alan Derinliği (İngilizce: DOF, Depth of field, Almanca Schärfentiefe), fotoğrafı çekilen konunun ön ve arka kısmında kaldığı halde göze net gibi görünen alanı anlatan fotoğrafçılık terimi
Objektif ya da mercekler yardımı ile elde edilen görüntü, aslında, sadece tek bir noktada nettir. Ancak, bulanıklık tekeri denilen, bir alan içinde kalan nesneler de, aslında net olmadıkları halde göze netmiş gibi görünür. Bu alana netlik derinliği denir.
Bulanıklık tekeri yani netlik derinliği, kullanılan objektifin odak uzaklığına, çekim sırasında kullanılan ışık düzengeciaralığına, (diyafram ayarına) ve fotoğrafı çekilen konunun fotoğraf makinesine olan uzaklığına bağlı olarak değişir. Başka bir deyişle belli sınırlar içinde ayarlanabilir.
Buna göre, objektif içinden geçen ışık artırıldığında (yani diyafram daha fazla açıldığında), uzun odaklı mercek (objektif) kullanıldığında ya da konuya yaklaşıldığında, netlik (odak) derinliği daralır. Yani net alan iyice kısalır. Bu işlemin tersi yapıldığında ise yani diyafram daraldığında (sayısal olarak 1/32, bazen 32 diye de ifade edilir), net alan derinliği iyice artar. Hatta bir noktadan sonra fotoğraf çizilmiş bir resim gibi heryeri net olur. Net alan derinliğinde çekilen nesnenin objektife yakınlığı ve objektifin açısı önemlidir. Geniş açılı bir lenste F/5,6 gibi bir diyafram değeri ile 2 m’ye netleme yapıldığında sonsuz net alan derinliği içersindedir.

Arka plan dikkat dağıtıcı olabilir Çiçekler arka plandan yalıtılmış
|
|
|
Gözdeki Mercek
Gözde de, görüntüyü oluşturan bir dışbükey mercek sistemi vardır. Öndeki kavisli, saydam katman (kornea) ile arasındaki suyumsu sıvı bir sıvı mercek oluşturur; gözbebeğinden (iristeki küçük delik ) göze giren ışık, ilk aşamada bu mercek tarafından odaklanır. Sonra ışık, gözbebeğinin ardında yer alan, içteki dışbükey göz merceğinden geçer. Bakılmakta olan cismin görüntüsünün odaklama ayarının yapılabilmesi için, küçük kaslar göz merceğinin eğriliğini ve biçimini değiştirebilir. Görüntü, gözün arkasında, ağtabaka denen ışığa duyarlı bir alanın üzerinde oluşur. Mercek sistemi dışbükey olduğundan görüntü baş aşağı gelmiş durumdadır;görüntüyü doğru konuma getiren beyindir.

|
|
|
Mercek Kullanım Alanları
– Gözlük Camları
– Büyüteçler
– Projeksiyon Cihazları
– Mikroskop
– Dürbünler
– Teleskop
– Fotoğraf Makinası
– Logo Yansıt Cihazları
– Moving Head Robotlar
– Profil Spotlar
– Takip Spotları
(-)Miyop
Miyop bir gözün ön-arka çapı normalden uzun olduğundan, göz merceği belirli bir uzaklığın ötesindeki nesneleri ağ tabakada odaklayamaz.İçbükey(Konkav) mercekler miyop tedavisinde kullanılır.
(+)Hipermetrop
Hipermetroplarda ise gözün ön-arka çapı normalden kısadır. Göz merceği yakındaki nesnelerin görüntülerini ağtabakanın üzerine düşürecek kadar eğriliğini değiştiremez. Böylece, görüntü ağ tabakanın arkasında oluşur. Yakınsak mercekle, kırılma derecesi artan ışınların toplanacağı odak uzaklığı kısalır ve görüntü ağ tabakanın üzerine düşer.Tedavisinde dışbükey(Konveks) mercekler kullanılır.
(-,+)Astigmat(-,+)
Saydam tabaka eğriliğinin düzensizliğine bağlı bir görme kusuru olan astigmatlığın düzeltilmesinde silindirik mercekler kullanılır.Astigmatlıkta,saydam tabaka üzerinde birbirini dik olarak kestiği varsayılan iki eksenin eğriliği birbirinden farklıdır. Böylelikle paralel iki ışık demeti, merceğin odağında bir nokta değil, çizgi oluşturur. Bu ise görüntünün bozulmasına yol açar. Silindirik mercekler bu iki eksende eğrilik farkını, her eksen için farklı güçte kırarak ortadan kaldırır. Bazı durumlarda,merceklerin güneş gözlüğü işlevi de görerek göze gelen ışınları süzmesi istenir.Bu amaca uygun çeşitli renkli mercekler vardır.Bunlar,ışık tayfının bütün dalga bütün dalga boylarını belirli ölçüde emerek ışık şiddetini azaltabilir.Tayftaki ışınların bir bölümünü geçirmeyen renkli merceklerde vardır.Bazı mercekler ise morötesi ışınları emer.Kayakçılar,morötesi ışınların zararlı etkisini önlemek için bu mercekleri kullanır. Mikroskop
Galilei teleskoptan daha küçük ölçülerde bir silindire yine mercekler yerleştirerek “occhialino” adını verdiği mikroskobu yaptı. 1619 – 1624 yılları arasında bu aletten çok sayıda üretti.
Teleskop
Aslında mercekleri kullanarak uzağı gören aletler Galilei’den daha önce yapılmıştı. Ancak bu aletleri, yıldızları ve gezegenleri inceleyecek kadar güçlü hale getiren o oldu. Silindirin göz dayanan kısmına ve diğer ucuna mercekler yerleştiren Galilei teleskopu bulmuş oldu. 1609 yılında yaptığı teleskopla birçok astronomik gözlem gerçekleştirdi. Bunların arasında Ay’ın yüzeyindeki kraterlerin ilk kez tespit edilmesi de vardı. |
|
|
Mercek nedir?
Mercek, ortak bir eksene sahip iki kırıcı yüzey vasıtasıyla sınırlanmış, cam, kuvars veya ışık
kırıcı herhangi bir maddeden saydam maddelerden yapılan optik alettir. Mercekler içinden geçen ışınların yönünü değiştiren camlardır. Mercek içinden geçen ışınlar birbirine yaklaştığında cismin görüntüsü büyür ( Büyüteç ), ışınlar birbirinde uzaklaştığında ise cismin görüntüsü küçülür.
Merceklerin iki yüzü küresel ( dışbükey – convex veya içbükey – concav ) veya bir yüzü küresel diğer yüzü düz olanları vardır.
Cismin görüntüsünden yansıyan ışınlar mercekten geçtiğinde bir odak noktasına itilir. Bu teori kullanılarak görüntü üzerinde gözlemler yapmak amacıyla teleskop, dürbün, mikroskop gibi araçlar, kaydetmek amacıyla lensler ve objektifler, görme hatalarını gidermek için gözlüklerde mercekler kullanılmaktadır.
Optik bilimi ışık ışınlarının bir ortamdan başka bir ortama geçerken kırılması olgusuna dayanır. Çinliler daha İ.S. X. Yüzyılda, bükey yüzeyli cam parçalarının yani merceklerin ışığı nasıl kırdığını biliyorlardı. Avrupa’da XIII. Ve XIV. Yüzyıllarda merceklerin özellikleri görme bozukluklarını düzeltme amacıyla kullanılmaya başlandı ve gözlükler ortaya çıktı. Daha sonraları makyaj yapmada ve saç taramada yardımcı bir araç olarak kullanılmak için parlak metalden aynalar yapıldı. Ama çok küçük şeyleri büyütmeyi ve uzaktaki nesneleri daha belirgin bir görüş odağına getirmeyi sağlayan daha güçlü optik aletlerin yapımı, ancak XVII. yüzyılda gerçekleştirilebildi. Bu dönemin önemli gelişmeleri arasında yüzyılın başlarında ortaya çıkan teleskop ile 1650’ye doğru icat edilen mikroskop sayılabilir.
Merceklerin en güzel örneği, gözümüzün yapısında bulunan göz billurudur. Göz billuru ince kenarlı bir mercektir. Gözlük camlarının tamamı da birer mercek teşkil eder. Mercekler tek başlarına kullanıldıkları gibi birkaç mercek bir arada bir optik aleti de meydana getirebilir. Büyüteç, göz billuru ve gözlük camları tek başlarına kullanılan merceklere misaldir. Dürbünler, mikroskop, teleskop, sinema makinaları, fotoğraf makinaları, mercek sistemlerinin meydana getirdiği optik düzenlerdir.
Mercekler, incelenen cismin arzu edilen elverişli görüntüsünü verirler. Bu görüntü, istenilen duruma bağlı olarak cisimden daha büyük veya küçük, gerçek veya zahiri (görünen) olabilir.
Bir merceği sınırlayan yüzeylerin tepe noktalarını birleştiren doğru, merceğin asal eksenini (optik eksen) meydana getirir. Mercekler, ince kenarlı ve kalın kenarlı diye iki gruba ayrılır:

|
|
|
Kalın kenarlı mercek
Kalın kenarlı mercek, ortası kenarlarından daha ince olan merceklere denir. Merceğe herhangi bir şekilde gelen ışını, optik eksenden uzaklaştırdığı için kalın kenarlı merceklere ıraksak mercek adı verilir. Kalın kenarlı merceklerin meydana getirdiği görüntü daima düz, zahiri ve cisimden küçüktür.
Bir merceğin odak uzaklığının metre cinsinden tersine o merceğin yakınsaması veya gücü denir. Bu güç, kırıcılık gücüdür. Merceğin odak uzaklığı ne kadar küçükse gücü veya yakınsaması o kadar büyük olur.

|
|
|
İnce kenarlı mercek
Ortası, kenarlarına nazaran kalın olan mercektir. Merceğe herhangi bir şekilde gelen ışını kırarak optik eksene yaklaştırdığı için bu merceklere yakınsak mercek adı verilir. Asal eksene paralel olarak gelen ışınları kırarak bir noktada toplarlar. Bu nokta merceğin odak noktasıdır. Aynı uzaklıkta ve ters tarafta ikinci bir odak noktası daha bulunur.
Bulunduğu ortama göre kırılma indisi n olan saydam maddeden yapılmış ve küresel yüzeylerinin eğrilik yarıçapları R1 ve R1 olan bir merceğin odak uzaklığı f ile gösterilirse:bağıntısı mevcuttur.
Yarı çaplar, konveks (tümsek = dış bükey) yüzeyler için pozitif, konkav (çukur = içbükey) yüzeyler için negatif alınır. Şayet herhangi bir yüzey düzlemse yarıçapı sonsuz alınır. Odak uzaklığı, ince kenarlı merceklerde pozitif, kalın kenarlarda ise negatif olarak hesaplara dahil edilir. Cisim ve görüntüden gerçek olanların uzaklığı pozitif, zahiri (görünen) olanlarınki negatif alınır. İnce kenarlı merceklerde odak noktasından uzakta bulunan cisimlerin görüntüleri daima, gerçek ve terstir. Odak ile mercek arasındaki cisimlerin görüntüleri ise daima düz, zahiri ve cisimden büyüktür.

|
|
|
IŞIK VE RENK |
Beyaz ışık demeti bir prizmaya gönderildiğinde ışığın şekildeki gibi doğrultuları farklı altı renge ayrıldığı görülür. Bu ışınlar beyaz bir ekran üzerine düşürülürse şekildeki gibi sırasıyla kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi ve mor renklerinden oluşan bir şerit oluşur. Buna görünür ışık spektrumu (tayfı) denir. Ekran üzerinde oluşan bu altı renk temel renk olup tekrar bir prizmadan geçirilirlerse artık farklı bir renge ayrılmadıkları fakat doğrultularının değiştiği görülür. fiekilde görüldüğü gibi ışık demeti prizma içinden geçerken kırmızı en az, mor ise en fazla sapar yani kırılır.
|
ANA RENKLER |
Güneş ışığında bulunan kırmızı, yeşil, mavi renklerine ışığın ana renkleri denir. Tüm ışık renkleri kırmızı, yeşil ve mavi ışığın değişik oranlardaki karışımından elde edilir. Ana renklerin eşit oranlarda birleştirilmesiyle de beyaz renk elde edilir. Kırmızı ışık + Yeşil ışık + Mavi ışık = Beyaz ışık |
ARA RENKLER |
Sarı, cyan ve magenta renklerine ışığın ara renkleri denir.
Kırmızı ışık + Yeşil ışık = Sarı ışık
Kırmızı ışık + Mavi ışık = Magenta ışık
Yeşil ışık + Mavi ışık = Cyan ışık
Birden fazla renkten oluşmuş ışığa çok renkli (polikromatik), tek renkten oluşmuş ışığa ise tek renkli (monokromatik) ışık denir.

|
TAMAMLAYICI RENKLER |
En az iki farklı renk ışık kullanılarak perde üzerinde beyaz ışık oluşturulabilir. Birleştiklerinde beyaz rengi oluşturan iki renge tamamlayıcı renkler denir.Sarı ile mavi, kırmızı ile cyan ve yeşil ile magenta birbirinin tamamlayıcı renkleridir.
Sarı ışık + Mavi ışık = Beyaz ışık
Magenta ışık + Yeşil ışık = Beyaz ışık
Cyan ışık + kırmızı ışık = Beyaz ışık
|
|
|
GÖRÜNTÜ |
Bir cismin görüntüsünün oluşması için cisimden aynaya en az iki ışın çarpmalıdır. Aynadan yansıyan ışınların kendilerinin yada uzantılarının kesiştiği yerde görüntü oluşur.
iki çeşit görüntü vardır.
I. Sanal Görüntü
II. Gerçek Görüntü
Sanal Görüntü; yansıyan ışınların uzantılarının kesişmesiyle oluşur. Aynanın arkasında ve cisme göre düzdür.
Gerçek Görüntü; yansıyan ışınların kendilerinin kesişmesiyle oluşur. Aynanın önünde ve cisme göre terstir.
Uyarı: Noktasal bir cisimden çıkıp aynadan yansıyan ışınların hepsinin uzantısı görüntüden geçer.
|
DÜZLEM AYNADA GÖRÜNTÜNÜN ÖZELLİKLERİ |
1. Görüntünün aynaya uzaklığı cismin aynaya uzaklığına eşittir.
2. Görüntünün boyu cismin boyuna eşittir.
3. Görüntü ile cisim aynaya göre birbirine simetriktir.
4. Görüntü sanaldır.
5. Görüntü cisme göre düzdür. |
 |
|
|
IŞIĞIN YANSIMASI |
Saydam ortamda yayılan ışığın bir yüzeye çarpıp geri dönmesine yansıma denir. Yansıma olayında ışığın hız, renk, frekans gibi özellikleri değişmez. Üzerine gelen ışın demetini tamamen yansıtan, bir yüzeyleri kalay, gümüş, alüminyum gibi metallerle sırlanmış (kaplanmış) ya da kimyasal yollarla gümüş çökeltilmiş cam yüzeylere ayna denir. Yansıtıcı yüzeyi düz olan aynalara da düzlem ayna denir. Yansıtıcı yüzeyi çukur olan aynaya çukur ayna, yansıtıcı yüzeyi tümsek olan aynaya da tümsek ayna denir. |
DÜZGÜN YANSIMA |
Birbirine paralel olarak gelen ışık demeti, yüzeyden şekildeki gibi paralel olarak yansıyorsa, bu tür yansımaya düzgün yansıma denir. Düzlem aynada ışığın yansıması düzgün yansımaya örnek olarak verilebilir.

|
DAĞINIK YANSIMA |
Birbirine paralel olarak gelen ışık demeti, yüzeyden şekildeki gibi gelişi güzel yansıyorsa, bu tür yansımaya dağınık yansıma denir.

|
NORMAL YANSIMA |
Yansıtıcı yüzeyle 90° lik açı yapan dikmeye yüzeyin normali denir. |
|
|
|
Logo Yansıt Nedir ?
Logo yansıt : Bir resmin , yazının , şeklin , tasarımın , reklamın logo yansıt cihazları ile yere , duvara , tavana , kaldırıma , cama , parkeye , masaya , büyük bina duvarlarına yansıtılmış halidir. Logo Yansıt Cihazlarını Buradan inceleyebiliriniz.

Logo yansıt cihazları ile Duvarlara resim yada logo yansıtabilirsiniz.

Logo yansıt cihazları ile parkeye logo yansıtabilirsiniz. Resim yada tasarım yansıtabilirsiniz. |
|